shooting stars, fallen objects
çay saatimi bir tavşanla paylaşmak istemem ben. ama porselen tabaklar, fincanlar, pürüzsüzce kesilmiş limonlu bir kek dilimi, altın yaldızlı çatallar bıçaklar, poşet olmayan çay, masa örtüsü, ve kayısılı kurabiyeler olabilir. tavşan bende tekinsiz bir duygu yaratıyor, kendimi güvende hissedemiyorum. parmağımın ucu kopsa, nasıl artık benim parmağım olmaktan çıkacaksa, bu da öyle bir his.
rüyalarımı gerçeklerden ayıramıyorum.
3 yorum:
tavşan =(?) zaman
“Curiouser and curiouser!”
fly me to the moon
and let me play among the stars
let me see what spring is like
on jupiter and mars
in other words hold my hand
in other words darling kiss me
fill my life with song
and let me sing forevermore
you are all i hope for
all i worship and adore
in other words please be true
in other words i love you
Yorum Gönder