Salı, Nisan 29

hadi ordan canım!



ev kadınlığını -ki bu durumda evdeki fahişeyi- yüceltmek dönem dönem reklamlarda tırmanıyor. bu reklam da beni dehşete sürükledi, portre edilen kadınlar üst orta sınıf, zengin kocayı kapmış (kim kaybetti siz buldunuz?) ve çalışmamayı tercih etmiş, saçlar fönlü elbiseler kabarık. hayatı ise monoton olamaz perdesi var çarşafı var havlusu var kızın allahaşükür. böylece superstructure ne durumda görmüş oluyor ve domestik hayaller kuran her kadına kapitalizme hizmet etmesi için yalvaracak hale geliyorum. erkek mi egemen kapitalizm mi? bunalıma girmemek mümkün değil. kullanılan şarkı ise ayrı ironik - fame, i am gonna live forever - evimde mutluyum ben. hadi ordan canım.

3 yorum:

Adsız dedi ki...

meğer ruhuma giden yol, havlu ve bornozlardan geçiyormuş da haberim yokmuş.. bunca yıl boşuna hep içime, hep içime bakmışım.. halbuki yeni mobilyalar, giysiler, ayakkabılar ve yeni saç modeliyle her şey girer yoluna, öyle değil mi? lalalaa

d dedi ki...

kadın köleliğini modern çerçeveye alıp bu şekilde mutlu kadınlar çizmek. obscene father of desire (bkz: zizek) bize keyif al derken tam bunu kastediyor: meta fetişizminden keyif al. demek ki son durum şu: ya kıyafetlerin ve ayakkabılarınla kendini fetişize edeceksin ya da evde oturup havlu koklayacaksın.

coco dedi ki...

meger benim ruhuma giden yol da havlu ve bornozlardan geciyormus da haberim yokmus. burada her seyin nemli, biraz kalp kirici bir tadi ve kokusu var. spanin girisindeki adam "would you mind a male therapist madam?" diye soruyor. bornoz calmak burada ceza gerektiren bir curum mudur? gulumsuyorum:"no." no. no. no.