saat 14:14 diyordu. televizyon şike diyordu. betül 1450-60 diyordu. harita avrupa, su saka, hesap makinesi rubenis diyordu. her şey ve herkes kelimelerini kuşanmış, her şeyde bir anlam. ama eksikliği. üç harf yanyana geldi diye bir anlamı olabilir mi?
birbirimize vahşice anlam yüklerken, ama kelimesiz anlamlar, işte o kafanın içindeki gri hücrelerin verdiği hissi nasıl sözlüğünden çıkarıp atarsın. aynı şeyi iki kişi neden farklı yorumlar. yakınlık nedir, samimiyet nedir, sınırımız nedir.
gitme demek aslında ne demektir?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder