Salı, Temmuz 31

romio















senelerin romeo sunu romio diye seslendiren handeye burdan teşekkürü borç bilirim.

sabaha kadar kucaklanıyorum.

jülyet.

Pazartesi, Temmuz 30

soon is not soon enough

I whispered, "I am too young,"
And then, "I am old enough;"
Wherefore I threw a penny
To find out if I might love.

"Go and love, go and love, young man,
If the lady be young and fair."
Ah, penny, brown penny, brown penny,
I am looped in the loops of her hair.

O love is the crooked thing,
There is nobody wise enough
To find out all that is in it,
For he would be thinking of love.

Till the stars had run away
And the shadows eaten the moon.
Ah, penny, brown penny, brown penny,
One cannot begin it too soon.


yeats

bronz zamanlar

güneşlenmeye 50 spf ile başlayıp 8e inmek. rosea sayesinde güneşle çok samimiyim, karanlıkta gözükmüyorum. ağustos dönemi
sıkışık tatil programımızın başlamasına günler kaldı. bermuda aşk üçgeninin ilk çizgisini çizmeye başlıyorum____________

boşlukları doldurun.

sözlerini de yazayım tam olsun

sonsuz kere amy winehouse - back to black.

he left no time to regret
kept his dick wet
with his same old safe bet
me and my head high
and my tears dry
get on without my guy
you went back to what you knew
so far removed from all that we went through
and i tread a troubled track
my odds are stacked
i'll go back to black

we only said good-bye with words
i died a hundred times
you go back to her
and i go back to

i go back to us

Perşembe, Temmuz 26

everything in its right place

Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan,
Eşya aksetmiş gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi

Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Serpilen aydınlıkta dalların arasından
Büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor zaman
Sessizlik dökülüyor bir yerde yaprak yaprak.

Biliyorum gölgede senin uyuduğunu
Bir deniz mağarası kadar kuytu ve serin
Hazların aleminde yumulmuş kirpiklerin
Yüzünde bir tebessüm bu ağır öğle sonu.

Belki rüyalarındır bu taze açmış güller,
Bu yumuşak aydınlık dalların tepesinde,
Bitmeyen aşk türküsü kumruların sesinde,
Rüyası ömrümüzün çünkü eşyaya siner.

Her şey yerli yerinde; bir dolap uzaklarda
Azapta bir ruh gibi gıcırdıyor durmadan,
Bir şeyler hatırlıyor belki maceramızdan
Kuru güz yaprakları uçuşuyor rüzgarda.


A.H.Tanpınar

yine yeni yeniden

Pazartesi, Temmuz 23

böyle bir kara sevda














tatlı yemeyeli 7 kilo olmuş.

derken boşalmak veya "gidiyorum bu"

alacağımız tşört, izleyeceğimiz film, seveceğimiz insan, oturacağımız koltuk, süreceğimiz parfüm. her gün bir şeyler seçmek. seçtim seçilmedim, seçeni seçemedim. seçileni hiç sevmedim.
arka arkaya söyleyince daha bir anlamsız oluyor. seçmekseçmekseçmekseçseçseçseç.
harry potter çıktı, okumayı seçtim, biletler elimde, gitmeyi seçtim.

muz cumhuriyeti

Türk milleti gariptir her lafı kaldırmaz,
İbne dersin kızar da,
Sikersin aldırmaz.

Neyzen

Pazar, Temmuz 15

There comes a time in each life like a point of fulcrum. At that time you must accept yourself. It is not any more what you will become. It is what you are and always will be.

magus, j.f.

Pazar, Temmuz 8

The river of life, of mysterious laws and mysterious choice, flows past a deserted embankment; and along that other deserted embankment Charles now begins to pace, a man behind the invisible gun-carriage on which rests his own corpse. He walks towards an imminent, self given death? I think not; for he has at last found an atom of faith in himself, a true uniqueness, on which to build; had already begun, though he would still bitterly deny it, though there are tears in his eyes to support his denial, to realize that life, however advantageously Sarah may in some ways seem to fit the role of Sphinx is not a symbol, is not one riddle and one failure to guess it, is not to inhabit one face alone or to be given up after one losing throw of dice; but is to be, however inadequately, emptily, hopelessly into the city's iron heart, endured. And out again, upon the unplumb'd, salt, estranging sea.

J. Fowles, The French Lieutenant's Woman

Cumartesi, Temmuz 7

Pityriasis Rosea

ulaşılması güç hastalıklar yelpazeme bir yenisini daha ekledim.
neyse ki geçiyor ve geride iz bırakmıyor.

doc: son günlerde üzüldüğün bir şey var mı?
d: üzülmek derken?

Salı, Temmuz 3

evet.

tümay ve cenk.

beraber yaşlanmak mı, beraber gençleşmek mi?
adam phillips, tekeşlilik.

Pazar, Temmuz 1

game for fools - belki de bir kararsızlık türküsü

the first moment you hesitate
better ask yourself why
don't you wait until it's too late
until something inside has died
when you're paralyzed, no direction at all
found yourself way up high
no there's only space to fall
when you're losing
even when you know the rules
must be a game for fools

coz the
the first moment you hesitate
better ask yourself why
don't you wait until it's too late
until something inside has died

it's easy down the line
to make a map of your lies
but you can't keep on
keep on keeping the truth
well disguised
acting like it was alright
when it was all wrong

and you feel you've wasted so much time
forever
trying to make up your mind
now it's clear you should have just moved on
simply packed your bags and gone

coz the
the first moment you hesitate
you can kiss those plans goodbye
don't you wait until it's too late
or something inside might die

if you're losing
when you know
yeah you know all the rules
must be playing a game for fools

congratulations

you're winning the game
for fools

şiki şiki baba

beirut söyleyecek söz,
jamie ise dans edecek hal bırakmadı.
kulağımda en son kalan "hope he is a good swimmer"